14 Nisan 2018 Cumartesi

Kaplan! Kaplan! (Cyberpunk Taşlarıyla Örülü İntikam Yolculuğu)

     2018 Ocak sonunda okuduğum ve bu kadar geç yaşımda okuduğum için kendime çok kızdığım bir kitaptan bahsedeceğim. Alfred Bester'in Kaplan! Kaplan! adlı eseri. Kitabın adıyla ilgili de enteresan bir durum var. Orijinal adı "The Stars My Destination" (İtikametim Yıldızlar şeklinde çevrimek bence uygun olabilir) olan kitabın, 1956 yılındaki İngiltere baskısında ismi  "Tiger! Tiger!" olarak geçmiş. Bizdeki İthaki tarafından yayınlanan baskı da bu ilk baskıyı baz almış. Fakat 1957 yılındaki Amerikan baskısı ise "The Stars My Destination" ismiyle basılmış. William Blake'in Kaplan Kaplan adlı bir şiiri olduğunu da belirteyim. Bu ansiklopedik bilgileri verdikten sonra devam edeyim.

     İthaki'nin, Bilimkurgu Klasikleri Serisi sayesinde okuyabildim Kaplan!Kaplan!'ı. Yazarın diğer kitabı Yıkıma Giden Adamı da bu kitapla birlikte almıştım. Onu da ilk fırsatta okuyacağım. Bahsederim. Biz yine Kaplan! Kaplan!'a dönelim. 1956 yılında basılan bir kitap demiştik. Fakat Alfred Bester öyle bir dünya kurmuş ki sanki kitap günümüzde yazılmış. Işınlanma, cybernetik, kapitalizm ve plastik cerrahi unsurlarını içeren kurgu evreni, öyle harika bir öngörü okyanusu ki sanırım kitapta bahsedilen bazı unsurları -özellikle cybernetik alanında- ancak bir kaç 10 yıl sonra görebileceğiz. En azından günümüz futuristleri bu şekilde düşünüyor. 

    Kitap temelde bir intikam öyküsü. Monte Cristo Kontu ile benzeştiği hususunda bir çok tespit var. Aklın yolu bir. İnternette de bir çok incelemesi veya tanıtımı mevcut. Ben, Kumdan Sayfalar'da daha çok okuduğum eserlerle ilgili kişisel maceramı konu ediyorum. Kitabın özetini falan da yapmıyorum. Bu açıdan da pek "sürpriz bozan" yer almıyor yazılarımda. Klasik inceleme tanıtım yazısı gibi de olmuyor. Vereceğim en geniş ansiklopedik bilgi ise ilk satırlardaki kardardır.

    Benim için kitabı okumanın verdiği büyük tatminin yanı sıra, kitabın sonsözünü yazan Neil Gaiman'ın tespitleri ile kendi tespitlerimin örtüşmesi çok hoşuma gitti. Kitabı okurken okuma günlüğüme ne yazdıysam, N.Gaiman'ın, kitabın son sözünde de benzer tespitleri yazmış olduğunu gördüm. Böyle büyük bir yazarla kitap hakkında çok benzer görüşlerde olmak güzel bir his.  Yine söylüyorum aklın yolu bir. 

    A.Bester, özellikle bilimkurgu edebiyatı seven okurları dahi biraz zorlayan bir dünyanın içine çekiyor okuyucuyu. Kitap, emek istiyor. Okudum geçtim şeklinde değil de parçaları biraz birleştirmenizi istiyor. Kitaba kendini vererek okuyan herkes, benzer kitaplarda olduğu gibi ortalama ilk 50 sayfa eşiğini aşacaktır. Ben zaten bu tarz eserleri de çok sevdiğim için benim ayrıca hoşuma gidiyor bu ortalama ilk 50 sayfalar. Tıpkı Philip K. Dick eserlerinde ve şu anda okuduğum belki de okurken en çok emek isteyen kitaplardan biri olan Işık Tanrısı'nda olduğu gibi. Bitirince Işık Tanrısı'ndan da bahsedeceğim. 

    Hülasa, Kaplan!Kaplan!, bilimkurgu edebiyatının, geleceği kurgulamadaki en büyük yardımcılardan biri olduğunu yine kanıtlayan, hayli detaylı, karmaşık fakat tutarlı, eleştirel ve twist içeren "aşkın" sonu ile kesinlikle okuyucuya büyük kazanımlar sağlayan bir bilimkurgu eseri. Sanırım birkaç senede bir okuyacağım bir kitabım daha oldu.  




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder